üzmeyelim bugün annemizi

Sen gittin gideli içimde öyle bir sızı var ki
Yalnız sen anlarsın
Sen şimdi uzakta cennette meleklerle bizi düşler ağlarsın

Bugün bayram erken kalkın çocuklar
Giyelim en güzel giysileri
Elimizde taze kır çiçekleri üzmeyelim bugün annemizi

Sen yaz geceleri yıldızlar içinde
Ara sıra bize göz kırparsın
Sen soğuk günlerde kalbimi ısıtan en sıcak anısın

Bu gün bayram çabuk olun çocuklar
Annemiz bugün bizi bekler
Bayramda hüzünlenir melekler
Gönül alır bu güzel çiçekler

demiş sevgili Barış Manço. Evet efenim, bayram bugün! Erken kalktık, cicilerimizi giydik, elleri öptük. Hayır, hiçbirini yapmadım. Bir bayram klasiği olarak alarmımı duymamış, günlük kıyafetlerimden birini giymiş ve pek sevgili domuz gribi sebebiyle annemle babam dışında kimsenin elini öpmemiş biri olarak işte burda, blog yazıyorum. Ne alaka evladım, git içeri, otur ailenle, bayram klişelerinden birini yap, garip televizyon programlarını izle, sonra da ev gez.
Ama kafama takılan bir olgu: Büyümek? Kapıya gelen çocukların ablasından para istemesi? Yo hayır, ben çocuğum daha, ben de harçlık almak isterim, vermek değil. Gelecek bayrama da hala oluyorum hayırlısıyla. Hadi üç dört bayram büyür, idare ederiz harçlık vermeden de, öf aman şimdi bütçeyi de ayarlamak lazım. Olsun canım, helal olsun yeğenime. Hele bi doğsun da, dünyanın olabilecek en sevimli halası ona neler vermez!
Mütevazi olmaya gerek yok.

Yorumlar